BOŞANMA VE ZİYNET ALACAĞI
TC
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
2024/10540 E., 2025/2844 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2024/115 E., 2024/555 K.
DAVA TÜRÜ : Boşanma – Ziynet Alacağı
Taraflar arasında görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında bozma sonrasında yapılan yargılama sonucunda İlk Derece Mahkemesince verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek vekili tarafından ziynet alacağı, kusur belirlemesi ve tazminatların kabulü yönünden; davalı-davacı kadın vekili tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, ziynet talebinde faiz başlangıcı ve ziynetlerin dava tarihi itibariyle değerine hükmedilmesi yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
1.Taraf vekillerinin boşanma davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Dosyadaki yazılara, Mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün bulunmamasına göre yersiz görülen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
2.Taraf vekillerinin ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a)Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre tarafların diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir
b)Davalı-davacı kadın tarafından birleşen dava dilekçesi ile düğünde takılan takıların erkek adına açılan banka kasasında muhafaza edildiğini, bu ziynetlerden bir kısmının geri verilmek şartı ile bozdurulduğunu, geri kalanın ise banka kasasına konulduğunu, evden ayrılırken bu nedenle takıları almasının mümkün olmadığını, sadece evde bulunan 2 çeyrek ve 5 yüz görünümlü altını alabildiğini belirterek, düğünde takılan; 1 adet 24 ayar set takımı, 10 adet ortalama 20’şer gramlık burma bilezik, 2 adet kalın düz bilezik, 6 adet hediyelik bilezik, 1 adet ata lira, 56 adet çeyrek ve 2 adet gram altın takıldığını bu ziynet eşyalarının aynen iadesini, aynen iadenin mümkün olmaması halinde bedelinin ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı-davalı erkek ise cevaplarında erkeğin kendisine düğünde takılanlar dışında kadının altınlarında herhangi bir tasarrufta bulunmadığını, kadının kendisine takılan altınları dilediği gibi değerlendirdiğini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince verilen ilk kararda ziynetlerin aynen iadesine, olmadığı takdirde taleple bağlı kalınarak 20.000,00 TL’nin kadına verilmesine karar verilmiş, karar taraflarca temyiz edilmekle Dairemiz 07.12.2023 tarihli ilamı ile kadının birleşen davasının belirsiz alacak davası olarak açıldığı, buna göre Mahkemece belirli hale geldiği anın tespit edilerek davalı-davacı kadına talebini belirlemesi için süre verilmesi gerekirken taleple bağlı kalınarak hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyulmakla yeniden yapılan yargılama sonucunda bozma ilamı gereğince kadına talebini bütün hale getirmesi için süre verilmiş ve kadın yararına 2 adet 24 ayar gram altın (508,00 TL), 10 adet 22 ayar 20’şer gram bilezik (50.200,00 TL), 2 adet 22 ayar toplam 35 gram bilezik (8.785,00 TL), 1 adet 22 ayar set takımı 65 gram (16.315,00TL), 1 adet 22 ayar 33,71 gram bilezik (8.461,21 TL), 1 adet 14 ayar 3,39 gram altın (681,39 TL), 1 adet ata lira (1.778,00 TL) ve 56 adet çeyrek liradan (24.192,00 TL) ibaret ziynet eşyalarının davacıya aynen iadesine, aynen iade mümkün olmaz ise 111.703,72 TL ziynet eşyası bedelinin 20.000,00 TL sinin birleşen dosya dava tarihi olan 05.07.2019 itibaren, 91.703,72 TL sinin ise ıslah tarihi olan 14.06.2024 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı-davalı erkekten alınarak davalı-davacı kadına verilmesine karar verilmiştir. Karar taraflarca yukarıda gösterildiği şekilde temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında ziynet eşyalarının paylaşımı konusunda anlaşma mevcut ise paylaşım bu anlaşmaya göre gerçekleştirilir. Ziynet eşyalarının paylaşımı konusunda taraflar arasında anlaşma bulunmadığı takdirde yerel örf ve adetin varlığı iddia ve ispat edilirse bu kurala göre paylaşım gerçekleştirilir. Aksi takdirde erkeğe ve kadına takılan/verilen ve ekonomik değer taşıyan her şey kural olarak kendilerine aittir. Ne var ki takılar içinde karşı cinse özgü (kadına ya da erkeğe özgü) bir şey varsa o cinse verilmiş sayılır. Özgü olma konusunda çekişme varsa ve gerektiğinde bilirkişi incelemesi yapılmalıdır. Davacı kadın tarafından dosyaya sunulan düğün görüntülerini içerir CD’nin teknik bilirkişi ile yapılan çözümlemesinde erkeğe 31 adet çeyrek altın takıldığı tespit edilmiştir. Buna göre her ne kadar mahkemece kadın yararına 56 adet çeyrek altına hükmedilmiş ise de; bu çeyrek altınların 31 adedinin erkeğe takıldığı ve 2 adedinin de kadın tarafından evden ayrılırken yanında bulunduğu beyanı karşısında kadın yararına toplamda 33 adet çeyrek altına fazladan hükmedilmesi hatalı görülmüştür. Buna göre kadın yararına 23 adet çeyrek altın yönünden alacağa hükmedilmesi gerekirken yanılgılı belirleme ile yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
c)Mahkemece kadının ziynet eşyası alacaklarının aynen iadesine, aynen iade mümkün olmaz ise 111.703,72 TL ziynet eşyası bedelinin 20.000,00 TL sinin birleşen dosya dava tarihi olan 05.07.2019 itibaren, 91.703,72 TL sinin ise ıslah tarihi olan 14.06.2024 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine hükmedilmiş ise de davanın belirsiz alacak davası olarak açılması karşısında faiz başlangıcının da kadının birleşen dava tarihi olarak belirlenmesi gerekmektedir. Buna göre yanılgılı değerlendirme ile faizin başlangıç tarihinin doğru belirlenmemesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararının ziynet alacağı davası yönünden BOZULMASINA,
2.Tarafların sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının boşanma davasına yönelik temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine,
Dosyanın İlk derece Mahkemesine gönderilmesine,
18.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.