selimhartavi.com

İŞÇİLİK ALACAKLARI- FAZLA MESAİ- İŞE GİRİŞ ÇIKIŞ SAATLERİNİN DÜZENLİ TUTULMAMASI-TANIK BEYANLARIYLA SONUCA GİDİLMESİ

T.C.
YARGITAY
22. Hukuk Dairesi

TÜRK MİLLETİ ADINA
Y A R G I T A Y İ L A M I

ESAS NO : 2017/20968
KARAR NO : 2019/4800

MAHKEMESİ : Şanlıurfa 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 08/12/2015
NUMARASI : 2013/313-2015/635
DAVACI : MEHMET HAMDİ B.ADINA VEKİLİ
AVUKAT SELİM HARTAVİ
DAVALI : ŞANLIURFA U. TIP SAĞLIK HİZ. LTD. ŞTİ.
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi B. Çavdar Çakır tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket nezdindeki işyerinde belirsiz süreli iş akdi ile çalışırken sözleşmesinin haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai, ulusal bayram genel tatil, hafta tatili, yıllık izin ve yol ücreti alacaklarının davalı işverenden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Cevabının Özeti:

Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.

Mahkemece, tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporu doğrultusunda hafta tatili ve yol ücreti taleplerinin reddi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz:

Karar taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiştir.

Gerekçe:

1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2-Davacı işçinin fazla çalışma hesabına esas alınan çalışma saatleri hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.

Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.

İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.

Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.

Somut olayda; davacı davalı şirkete ait özel hastanede 14.09.2007 – 18.02.2013 tarihleri arasında 5 yılı aşkın süre ile yardımcı sağlık elemanı olarak çalışmış olup fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini iddia etmiştir. Dosya içerisinde yer alan işe giriş çıkış saatlerini gösterir kayıtlar incelendiğinde günlerin çoğunda devamsız şeklinde kaydın olduğu, bazı günler işe giriş saati yazdığı halde çıkış saatinin yazılı olmadığı veya çıkış saati belli olduğu halde giriş saatinin bulunmadığı görüldüğünden kayıtların hesaplama yapmaya elverişli olmadığı görülmüştür. Bu itibarla tanık beyanları doğrultusunda sonuca gitmek gerekmektedir. Yargılama esnasında dinlenen davacı tanıklarından Mehmet Salih T, işin sabah 08.00 de başlayıp akşam 18.00 de bittiğini, cumartesi aynı şekilde çalışıldığını, pazar günleri ise çağrıldıklarında çalıştıklarını, Vedat O., sabah 08.00 de işin başlayıp akşam 18.00 de bittiğini, cumartesi çalıştıklarını, pazar günleri davacının full çalıştığını, kendisinin çalışmadığını, Mehmet Y. ise 08.00-18.00 saatleri arasında çalışmanın olduğunu, cumartesi günleri aynı şekilde çalıştıklarını duruma göre bazen pazar günü de çalıştıkları olduğunu, haftada 2 veya 3 gün akşam saat 20.00 ye kadar çalıştıkları olduğunu ve kendisinin de davalı şirket ile arasında bir dava bulunduğunu beyan etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı hastanenin cumartesi günleri 15.00 den sonra acil servis dışında hasta kabulü yapmadığının herkesçe bilinen husus olduğu belirtilerek davacının haftada 5 gün 08.00-18.00 saatleri arası, cumartesi günü de 08.00- 15.00 saatleri arası çalışarak haftada 6 saat fazla mesai yaptığı tespit edilmiştir. Ancak her ne kadar davacı tanığı Mehmet Yavuz’un işverenle husumetli olduğu görüldüğünden beyanlarına itibar edilmemesi gerekiyor ise de dinlenen diğer iki davacı tanığının beyanı ve tüm dosya kapsamına göre hafta tatili ücreti talebinin reddi isabetli olmakla birlikte davacının haftanın 6 günü 08.00-18.00 saatleri arasında çalıştığı anlaşılmakla bu saat aralığı dikkate alınarak fazla mesai ücreti hesaplanmalı iken hatalı tespitle hesaplama yapan bilirkişi raporuna itibarla hüküm kurulması bozma sebebidir.

SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Sosyal Medyada Paylaş

Leave a Comment