selimhartavi.com

HİLELİ İFLAS- TİCARİ DEFTERLERİN AÇILIŞ VE KAPANIŞ ONAYLARININ NOTERDEN SORULMASI- ÜÇLÜ BİLİRKİŞİ KURULUNDAN RAPOR ALINMASI GEREKTİĞİ

T.C
YARGITAY
8. Ceza Dairesi
ESAS: 2018/3564
KARAR:2018/11286

“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hileli iflas
HÜKÜM : Beraat

Gereği görüşülüp düşünüldü:

Sanığın yetkilisi olduğu …Madencilik Nakliyat ve Dış Ticaret Sanayii ve Ticaret Limited Şirketi’nin iflasına karar verildikten sonra iflas müdürlüğü tarafından iflas tarihinden önceki 3 yıla ait defter ve belgelerin ibrazı ve haczi kabil menkul malların teslim etmesi için yapılan muhtıra içerikli tebligata rağmen defter ve belgeleri ibraz etmeyen sanığın, bu şekilde tacir olmanın gerekli kıldığı dikkat ve özeni göstermeyerek 2004 sayılı İİK’nun 310/7. maddesi gereğince taksirli iflas suçunu işlediği iddia edilen somut olayda;

Türk Ticaret Kanununun 66 ve devamı maddelerine göre tacirler bir kısım defterleri tutmak zorunda olup, 5237 sayılı TCK’nın 161/1-b maddesindeki düzenlemeye göre ilgili defter ve belgelerin tevsik edileceği borçlunun mal varlığını kaçırmaya yönelik tasarruflarda bulunması halinde önem arz edeceği, borçlunun mallarını kaçırmaya yönelik gerçekleştirilmiş olan hileli bir tasarruf olmaksızın ilgili ticari defter, kayıt ve belgelerin istenildiği halde verilmemesinin hileli iflas suçunu gerçekleştirmek için başlı başına yeterli olmayacağı, sanığın ticari defter, kayıt veya belgeleri gizlemesi veya yok etmesi eyleminin, hileli tasarrufların ortaya çıkmasını önlemek için yapılmış olması gerekmesi karşısında; öncelikle sanıkdan özellikle şirkete ait ticari defter ve belgelerin tutulup tutulmadığı, tutuldu ise muhasebeci, şirket merkezi v.s. nerede olduğunun sorulması, savunma içeriğine göre defter ve belgelerin temininin sağlanmasına, ayrıca ticari defterlerin açılış ve kapanış onaylarının noter tarafından yapılması gerekmekte olup, şirketin merkezinde bulunan noterlerden şirkete ait ticari defterlerin açılış ve kapanış onaylarının yapılıp yapılmadığının, dolayısıyla şirketin en başından itibaren ticari defterlere sahip olup olmadığının ve sanığın savunmasının içeriğinin doğru olup olmadığının tespiti açısından sanığın şirketin kuruluş ve işleyişindeki durumları ilgili ticaret sicil memurluğu ve vergi dairesinden usulünce araştırılıp, tüm delil ve belgeler üzerinde Ticaret, İcra ve İflas Hukuku Öğretim üyesi ile Mali Müşavirden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla inceleme yaptırılarak TCK.nun 161, 162. maddelerinde sayılan eylem ve işlemlerin bulunup bulunmadığı, alacaklıları zarara uğratma amacına yönelik eylem olup olmadığı duraksamaya yer vermeyecek şekilde saptanması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken yazılı şekilde beraatına hükmedilmesi,

Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 18.10.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.

Sosyal Medyada Paylaş

Leave a Comment