selimhartavi.com

DAVANIN AÇILMASINDA KUSURU BULUNMAYAN TARAF İLK CELSEDE TALEP SONUCUNUN KABUL EDİLMESİ DURUMUNDA YARGILAMA GİDERLERLERİNE MAHKUM EDİLEMEYECEĞİ

T.C

YARGITAY

8.Hukuk Dairesi

ESAS: 2018/13818

KARAR: 2018/19057

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ           :Aile Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı … tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Dava dilekçesinde, davacı …’ın nüfus kaydındaki babası olan davalı … üzerindeki soybağının reddi istenilmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı … tarafından yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir.

Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 286. madde kapsamında çocuk adına kayyım tarafından açılan soybağının reddi istemine ilişkindir.

6100 sayılı HMK’nin 326. maddesinde, “Kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği; 312/2. maddesinde davalı, davanın açılmasına kendi hal ve davranışı ile sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilemeyeceği hükme bağlanmıştır.

Kural olarak bir davada, haksız çıkan tarafın yargılama giderleriyle yükümlü bulunması asıldır. Ancak 6100 sayılı HMK 312/2 maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşmesi halinde davayı kaybeden taraf, yargılama giderleri ile sorumlu tutulamaz. HMK 312/2 (eski HUMK 94/2) maddesi hükmüne göre davalının yargılama gideri ve avukatlık ücreti ile sorumlu tutulmamasının koşulları; davanın açılmasına kendi hal ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş olmasına bağlıdır. Bu iki koşulun bir arada gerçekleşmiş olması gerekir.

HMK’nin 323. maddesine göre, karar ve ilam harcı, vekalet ücreti, tebligat ve keşif giderleri yargılama giderlerindendir.

Dosya kapsamından, soybağının reddi istenilen küçük Emre, dava dilekçesinde belirtildiği üzere anne ile davalı babanın fiilen ayrı oldukları ve annenin biyolojik baba olduğu açıklanan Harun Kanal ile evlilik dışı ilişkisinden dünyaya geldiği ve anne tarafından çocuğun baba hanesine tescilinin sağlandığı, anlatılan bu olaylarda davalı …’e atfedilecek bir kusurun bulunmadığı gibi ilk duruşmada davayı kabul ettiğine göre, artık 6100 sayılı HMK 312/2 maddesi gereği yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağından; davalı …’in HMK’nin 323. maddesinde sayılan giderlerden, sorumlu tutulması doğru bulunmamış ise de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür (HUMK mad. 438/7).

SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda yukarıda açıklanan sebeplerle hüküm fıkrasının 3 ve 4. paragraflarının metinden çıkartılarak onların yerine “3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına” ibaresinin eklenmesine ve 5 nolu bende 4 numara, 6 nolu bende de 5 numara verilmek suretiyle HUMK’un 438/7 (HMK’mad. 370/2) maddesi gereğince hükmün (6100 sayılı Kanuna 31.03.2011 tarih 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. maddeye göre) düzeltilerek ONANMASINA, taraflarca HUMK’un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 22.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Sosyal Medyada Paylaş

Leave a Comment