selimhartavi.com

ÇAĞRI MERKEZİ ÇALIŞANI- ÇAĞRIYI YARIDA KESİP MÜŞTERİYE YANIT VERMEME-İŞ AKDİNİN FESHİ- KIDEM VE İHBAR TAZMİNATI

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/998 Esas
KARAR NO : 2020/1329 Karar

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : EMSAL SERGEN (31437)
ÜYE : ZERRİN ÇELEBİ ERASLAN (38694)
ÜYE : RUVEYDA KÜRKÇÜ (118960)
KATİP : İBRAHİM ÇÖVEN (243620)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 2. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/02/2019
NUMARASI : 2017/210 Esas 2019/68 Karar
DAVACI : S. S.
VEKİLLERİ : Av. SELİM HARTAVİ
Cumhuriyet Cad. 160. Sok. Güven İş Merkezi Kat:4 Daire 7 Haliliye/Şanlıurfa 63300
DAVALI : T..VE İŞ SÜREÇLERİ DIŞ KYNK HİZ TİC. A.Ş
VEKİLİ : Av. ……
DAVANIN KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan)
İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN : Davalı Vekili ve Davacı Vekili
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 09/12/2020
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 09/12/2020

İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili ve davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gelmiş olmakla dosya incelendi, yapılan müzakere sonunda gereği düşünüldü;

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :

Davacı vekili dava dilekçesi ile davacının, davalıya ait iş yerinde 26/12/2015 – 29/03/2017 tarihleri arasında çağrı personeli olarak çalıştığını, son ücretinin 1.900,00 TL olduğunu, iş akdinin haksız olarak işveren tarafça feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesi ile iş akdinin haklı neden ile sona erdirildiğini, karşıladığı çağrılarda konuşmayı yarıda kesip abonelere cevap vermediğini, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağını, fazla mesai alacağının bulunmadığını, işyerinde dini ulusal bayram ve genel tatillerde çalışma olmadığını, yapıldığında ise ücretinin ödendiğini, davacının hafta tatili ücretine hak kazanamadığını, yıllık izinlerinin kullandığını, kullanmadıklarının ücretinin ödendiğini, zamanaşımı itirazında bulunduklarını bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :

Mahkemece davacının iş akdinin geçerli neden ile feshedildiği kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, yıllık izin alacağının olmadığı, hafta tatilini kullandığı, fazla mesai ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti iddialarının ispatlandığı gerekçeleriyle;

“Davanın kısmen KABUL kısmen REDDİNE,

3.167,02 TL Brüt kıdem tazminatı alacağı,
2.344,16 TL Brüt İhbar Tazminatı alacağı,
1.497,69 TL Brüt fazla mesai ücreti alacağı,
38,43 TL Brüt Ulusal Bayram Genel tatil Ücreti alacağı toplam 7.047,30 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
Kıdem tazminatına iş akdinin feshi tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz üzerinden faiz yürütülmesine,
800,00 TL İhbar Tazminatı alacağına dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine,
1.544,16 TL İhbar Tazminatı alacağına temerrüt tarihi olan 08/04/2017 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine,
1.000,00 TL fazla mesai ücreti,
38,43 TL Ulusal bayram Genel Tatil ücreti alacağına alacağına dava tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz üzerinden faiz yürütülmesine,
497,69 TL fazla mesai ücreti alacağına temerrüt tarihi olan 08/04/2017 tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz üzerinden faiz yürütülmesine,
Davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,” karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :

Davalı vekili istinaf dilekçesi ile davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığını hukuki yarar yokluğu sebebi ile reddi gerektiğini, belirsiz alacak davasının ıslah ile artırılmasının söz konusu olamayacağını, davacının alacaklarının tam ve kesin olarak belirlenebilir olduğunun usulüne uygun yapılmayan ıslahın reddi gerektiğini Yerel Mahkemece kararın yetersiz bilirkişi raporu ve eksik incelemeye dayandığını, mahkemece kararın dosyaya sundukları belgeler incelenmeden tanıkların beyanlarına vesair delillerine itibar edilmeden hüküm kurulduğunu davacının fazla mesai alacağının olmadığını, bazı haftalarda 45 saati aşan çalışması olsa da bu çalışmaların denkleştirmeye tabi tutulduğunu ayrıca İş Sözleşmesinin 4/8.maddesi uyarınca İş Kanunu 41 de belirtilen süre içerisinde kalmak şartı ile yapılacak fazla mesai için ek ücret talep edilemeyeceğini, davacının kıdem ve ihbar tazminatı ve bunlara bağlı faize hak kazanamadığı, davacının iş akdinin vazifesini hiç yapmamış olması sebebi ile haklı neden ile feshedildiğini, somut olayda yetersiz ifa değil hiç ifa edilmeme durumunun söz konusu olduğunu, davacının çağrılara cevap vermediğini, görevinin hiç ifa edilmediğini, kıdem tazminatı hesabında hata yapıldığını, kıdeme esas ücrete primin dahil edildiğini, primin süreklilik ve kararlılık arz etmediğini, mahkemenin söz konusu tazminatlar için faizin başlangıç tarihine ilişkin yapmış olduğu değerlendirmenin hatalı olduğunu, ıslah dilekçesinde taleplerin net mi brüt mü olduğunun açıklanmadığını, faiz başlangıç tarihinin temerrüt tarihi olarak belirlendiğini, faizin başlangıcının ıslah tarihi olması gerektiğini, davacının ulusal bayram ve genel tatil alacağının olmadığını bahsi geçen ödemelerin bordrolarda görüleceği üzere davacıya ödendiğini, belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Davacı vekili istinaf dilekçesi ile fazla mesai yönünden hesaplama ve değerlendirmelerin doğru olmadığını dava dilekçesinde davacının davalı işyerinde 10:00-20:00 saatleri arasında çalışma yaptığı halde fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğinin belirtildiğini, bu hususların tanık Arife C.in beyanı ile doğrulandığını, aynı işverene karşı açılan Şanlıurfa 1. İş Mahkemesinin 2017/209 Esas sayılı dosyasında tanık Yusuf Y.’in beyanında normal mesainin 10:00 – 20:00 saatleri arasında olduğuna ilişkin beyanda bulunduğunu, iş bu tanığın bu dava dosyasında yalan beyanda bulunduğunu, bu sebeple bu tanığın beyanları esas alınarak hesaplama yapılmasının doğru olmadığını, esas alınsa bile haftanın 2-3 günü 10:00 – 20:00 saatleri arasında çalışma olduğu esas alınarak fazla mesainin hesaplanması gerektiğini, mahkemece Şanlıurfa 1. İş Mahkemesinin 2017/2019 Esas sayılı dosyasının dosya kapsamına alınarak bu dava dosyasının davacısı Arife C’in davacı ile aynı birimde çalıştığı ve aynı mahiyette fazla mesai yaptıkları hususu nazara alındığında bilirkişi tarafından haftanın 6 günü 10:00 – 20:00 saatleri arasında çalışma yapıldığı şeklinde hesaplama yapılması gerekirken bu şekilde hesaplama yapılmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER :

Dava, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ve yıllık izin ücreti alacaklarının tahsili talebine ilişkindir. Mahkemece isteklerin kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili ve davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Dairemizce istinaf incelemesi HMK 355 ve 357. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususları da gözetilerek yapılmıştır.
Dava kısmi dava olarak açılmıştır. Davacı vekili davacının 26/12/2015 -29/03/2017 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığını, iş akdinin haksız olarak feshedildiğini beyan etmiş davalı vekili ise aboneler ile ilgili görüşmelerde çağrılara cevap vermediğini, karşıladığı çağrılarda abonelere cevap vermediğini ikna çabası içerisine girmediğini bu sebeplerle iş akdinin İş Kanunu 25. maddesi gereğince haklı nedenle feshedildiğini bildirmiştir. İş akdi fesih bildiriminde 25/03/2017 tarihinde 2 abone 27/03/2017 tarihinde 1 abone ile yaptığı görüşmelerde çağrılara cevap vermediği veya konuşmaları yarıda kesip abonelere cevap vermediği görevi kötüye kullanarak ikna çabası içine girmediği, ve gelen datalara işlem yapmadan ulaşılamadığı statüsüne girdiği gerekçeleri ile İş Kanunu 25.maddesi uyarısınca feshedildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır. Dosya içerisinde 27/03/2017 ve 25/03/2017 tarihinde kendisine düşen çağrılara cevap vermeyip ve konuşmayı yarıda kesip abonelere cevap vermediği ve kendisine verilen görevi kötüye kullanarak dataya işlem yapmadan ulaşılamadı statüsüne girdiğine ilişkin 3 adet tutanak bulunduğu, tutanak tanığı Ömer Faruk Y.’ın mahkemede dinlendiği, davacı işini gereği gibi yapmadığını bildirdiği, davacının eylemlerinin haklı fesih ağırlığında olmayıp geçerli fesih sebebi olabileceği, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı değerlendirilmiştir.
Bilirkişi tarafından tarafından taraf tanık beyanlarına göre fazla mesai ücreti hesaplanmış olup aykırılık bulunmamaktadır. Davalı tarafından denkleştirme yapıldığı iddiasının ispatlanamadığı, denkleştirme yapılan 2 aylık döneme ilişkin bir delilin dosyaya sunulmadığı ve davalı işyerinde her hafta haftalık yasal çalışma süresinin aşıldığı görülmüştür.
Bordrolarda davacıya performans prim ödemesinin yapıldığı görüldüğünden prim ödemelerinin tazminata esas ücret içinde değerlendirilmesinde bir aykırılık bulunmamaktadır.
Mahkemece kıdem tazminatına ilişkin olarak iş akdinin fesih tarihinden itibaren diğer alacaklar yönünden dava ve temerrüt tarihinden itibaren faize hükmedilmiş olup davalının bu yöndeki istinafı yerinde değildir.
Davacı tanık beyanlarına göre davacının dini bayramlar dışında kalan ulusal bayram ve genel tatillerde çalıştığı ancak tespit edilen ücretin ödendiğinin davalı tarafından ispat edilemediği görülmüştür.
Bu sebeplerle davalı vekili ve davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere

1)Hakkında istinaf başvurusunda bulunulan ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı vekili ve davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2)Alınması gerekli istinaf karar ilam harcı 54,40 TL’den davacı tarafça başlangıçta yatırılan 44,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 10,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3)Alınması gerekli istinaf karar ilam harcı 481,40 TL’den davalı tarafça başlangıçta yatırılan 121,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 360,40 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4)İstinaf yargılaması duruşmasız yapıldığından istinaf yargılaması için vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5)Kararın taraflara tebliği ile harç tahsil müzekkeresi yazılması işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
6)Taraflarca yatırılan kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 7036 sayılı Kanun’un 8. maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 362.maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 09/12/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Emsal SERGEN Zerrin Çelebi ERASLAN Ruveyda KÜRKÇÜ İbrahim ÇÖVEN
Başkan Üye Üye Katip
31437 38694 118960 243620
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu Kapsamında E-İmza ile imzalanmıştır.

Sosyal Medyada Paylaş

Leave a Comment